2001 Krizinde yaşananlar ve sonrası
Türkiye’de siyasetin gündemi hiçbir zaman bitmez. Türkiye’de siyaset için 24 saat gerçekten uzun bir süredir. Banyoya girmeden herhangi bir vukuat yokken banyodan çıkınca ülkede her şey olmuş olabilir. Bu yazıda Türkiye siyasetinin yirmi yılını inceleyeceğiz.
2001 KRİZİ
2001 krizi insanlara zor günler yaşatan, esnafa kepenk kapattıran ve insanları tüp ve ilaç kuyruğunda bekleten zor günlerin temsilcisi olarak anılır. Borsalar, enflasyonlar tavan yapmıştır. Bugün Ak partinin kemik seçmeninin dilinde bitmek bilmeyen meşhur 2001 krizi kısaca budur. Karaoğlan olarak anılan merhum Ecevit’in önüne yazar kasa fırlatılmıştır. Bu buhranlı süreçte insanlar ne yapacaklarını bilemiyor ve bir çıkış yolu arıyor. DSP- MHP- ANAP koalisyonu halka bir çözüm yolu sunamamıştı. Tabi Milli Görüş olarak Türk siyasi tarihi içinde yer edinmiş FP ise kendi içerisinde yenilikçiler ve gelenekçiler diye ikiye ayrılmıştı. Recai Kutan, gelenekçilerin Abdullah Gül ise yenilikçilerin başını çekiyordu. Fazilet partisi kongresinden genel başkanlığa Abdullah Gül seçilmeyince partiden istifalarını verdiler. 14 Ağustos 2001’ de Ak partiyi – kurdular. Halk DSP, MHP, ANAP koalisyonundan bir ışık görememişti. MHP, erken seçim çağrısında bulunarak koalisyonu bozmuştu. 3 Kasım 2002 günü Ak parti 363 sandalye ile iktidara geldi.
AK PARTİ İKTİDARI
2001 krizi insanları nasıl bir psikolojiye soktuysa insanlar acil bir çıkış kapısı olarak yeni kurulan Ak partiyi gördü ve onu seçti. Fakat kimse Ak partinin 20 yıl başta kalacağını tahmin etmemişti. Ülkede yol yapımları hızlanıyordu. Köprüler yapılıyordu. Ak parti gelişen teknolojinin kaymağını yiyordu aslında. Teknolojik her gelişmeyi Ak parti grubu yakından takip ediyor ve kullanıyordu. İmam hatip liselerinin artış göstermesi ve başörtüsü yasağının ortadan kaldırması Ak partinin diğer muhafazakâr partilerin seçmenlerinin oyunu da kazanmasına sebep olmuştu. İmam hatip liseleri, Ak parti için oy merkeziydi. İmam hatip liselerinde geçmişin öfkesi ve kini vardı. Çocuklar okuyun doktor olun ama dindar bir doktor olun. O yüksek koltukları neden komünistler doldursun? Siz doldurun deniyordu. Ak parti kendini İslami bir parti gösterirken aynı zaman da seküler bir parti olarak da tanımlıyordu. İslami kesimlerden İsmail ağa cemaati, Nurcular ve Menzilcilerden büyük destek görüyordu. Bu cemaatler seksenli yıllarda çok kez irtica nedeniyle polis baskını yedikleri için onlar da geçmişe olan öfkelerini Ak partiyi destekleyerek çıkarıyordu. Ak parti kısacası öfkelilerin partisiydi. Sosyal demokratların baskıları onları gün geçtikçe öfkelendiriyordu. Fakat Ak parti grubu tahtını sağlamlaştırmadan bu öfkesini göstermek istemiyordu.
Sonuç olarak sosyal demokratların geçmişteki baskıları karşımıza öfke ile çıkmıştı. Cumhuriyetin izlerini silmek ve yeni değerler oluşturmak istediler. Ülkede yeni bir insan profili ve yeni bir toplum yarattılar. Yarattıkları ideal toplum anlayışı insanlar arasında derin fikir ayrılıklarına yol açtı.